TARİH ARAŞTIRMALARINDA YENİ BİR YÖNTEM: KARŞILAŞTIRMALI TARİH - Kayhan ATİK

             ÖZET 


Karşılaştırmalı Tarih, zaman ve mekan açısından farklı iki toplum veya zaman ve mekan açısından yakın ve birbirlerinden sürekli etkilenmiş iki toplumun karşılaştırılmasıdır. Çok temel olarak farklı zamanlarda veya coğrafi çevrede benzer tarihi olayların düzenli incelenmesidir. Karşılaştırmalı Tarih, detaylı inceleme ve karşılaştırma için birçok bilgi toplar ve sonra önemli benzer ve farklı durumları karşılıklı tanımlamak için çalışır. Karşılaştırmalı Tarih sayesinde, tarihi hadiseleri ve kurumları, o devrin şartları ve fikir akımlarını tespit ederiz. Tarihsel olay ve kurumların günümüze olan etkileri, yaşayan yaşamayan gelenek ve adetler karşılaştırılır. Geçmişteki olayları açıklayarak günümüzün gerçeklerini berraklaştırmaya çaba sarf ederiz. Tarihte karşılaştırma yapmadan bir kısım  hükümlere  varılırsa,  insanlar yanılabilir.  Ayrıca  bizde  karşılaştırmalı  tarih  araştırmaları yeteneği çok fazla gelişmediği için, neyi benimsersek tarihe onun penceresinden bakıyoruz ve onu emsalsiz görüyoruz.


GİRİŞ 


Genellikle  Türkiye’de  yeni  bir  tarih  bölümü  kurulduğu  zaman, hemen  bütün  alanlarda  öğretim  üyesi bulunamadığı için bir hoca ilk çağ, orta çağ, orta Asya Türk tarihi, Cumhuriyet Tarihi gibi derslere mecburi girer. Bu durumun hem olumsuz hem de olumlu yanları vardır. Olumsuz yanı hoca o alanda derinliği olmadığı için tam olarak faydalı olmayabilir. Olumlu yanı ise, hocanın değişik alanlarda bilgi sahibi olması, aynı anda birkaç alanı birden görerek karşılaştırma yapma fırsatı bulmasıdır. Birçok öğretim üyesi gibi bende böyle bir durum ile karşılaşınca, karşılaştırma fikri o tarihlerde (2000’li) uyanmıştı. Bu, değişik derslere girmeyen hoca karşılaştırma yapmıyor, yapamaz anlamına katiyen gelmez.


Karşılaştırma nedir?  Ne  işe  yarar?  Faydası  var  mıdır?  Batıda  karşılaştırmalı  tarih  var  mıdır?  Türkiye’de karşılaştırmalı tarih üzerinde neden durulmuyor?  Doğu da karşılaştırmalı tarih var mıdır? Karşılaştırmalı tarihte neler yapılabilir? Gibi sorular hemen ilk akla gelen sorulardır. Bu soruların cevabını vermeye çalışalım.


Karşılaştırma: İki şey arasında karşılaştırma yapmak demek, iki nesne arasındaki farkları, üstünlük, eksiklik, daha iyi,  daha fonksiyonlu,  daha çok  işe  yarar  veya  yaramaz  olduğunu  ortaya  çıkarmaktır.  Karşılaştırma,  her bakımdan önemli bir çalışmadır. Karşılaştırma sayesinde, eksiklikler, fazlalıklar ortaya çıkar, makul  olan  sonuca daha çabuk, isabetli bir şekilde varılabilir. Ayrıca varlıklar arasındaki benzerlik ve karşıtlıklardan yararlanarak daha üstün olanı tespit eder ve bir yargıya varırız. Karşılaştırma  ile eksiğimizi, fazlamızı, iyi ve kötü yönlerimizi, karşı tarafın iyi ve kötü yönlerini anlarız. Belki mukayese etmeden, ne kendimizi ne de başkasını anlayabiliriz.


Karşılaştırmalı Tarih: Zaman ve mekan açısından farklı iki toplum veya zaman ve mekan açısından yakın ve birbirlerinden sürekli etkilenmiş iki toplumun karşılaştırılmasıdır. Çok temel olarak farklı zamanlarda veya coğrafi  çevrede  benzer  tarihi  olayların  düzenli  incelenmesidir.  Karşılaştırmalı  Tarih,  detaylı  inceleme  ve karşılaştırma için birçok bilgi toplar ve sonra önemli benzer ve farklı durumları karşılıklı tanımlamak için çalışır. 


Karşılaştırmalı Tarih sayesinde, tarihi hadiseleri ve kurumları, o devrin şartları ve fikir akımlarını tespit ederiz. Tarihsel olay ve kurumların günümüze olan etkileri, yaşayan yaşamayan gelenek ve adetler karşılaştırılır. Geçmişteki olayları açıklayarak günümüzün gerçeklerini berraklaştırmaya çaba sarf ederiz. Tarihte karşılaştırma yapmadan bir kısım hükümlere varılırsa, insanlar yanılabilir. Ayrıca Türkiye'de karşılaştırmalı tarih araştırmaları yeteneği çok fazla gelişmediği için, neyi benimsersek tarihe onun penceresinden bakıyoruz ve onu emsalsiz görüyoruz.


Tarih, geçmişi araştırır fakat geçmişten daha fazla bilgi vardır. Geçmişin bir köşesine kendimizi sınırlandırırken daha büyük resmi görme şansını kaçırırız. Aynı zamanda daha küçük resmin tamamını görme şansını da kaçırırız. Büyük resmi elde etme bazen karşılaştırmalı tarih olarak isimlendirilir. Eğer sizin bütün bildiğiniz ağaç çam ağacı ise, sizin yaprak kavramınız çam yaprağı olacaktır. Sonra bir meşe yaprağı ile karşılaşırsınız ve anlayışınız değişir. Sizin zihninizde ki  yaprak sadece sivri uçluları olan değil de, yuvarlakları olan düz bir şeydir de. Bir şehir devletinin, bir kanunun, bir devrimin ne olduğunu, onun farklı bir örneğini düşünene kadar bilemezsiniz. Karşılaştırmalı  Tarih  aynı  fenomenin  muhtemel  durumlarını  çalışmak,  tekrar  eden  elementlerini  aramak, varyasyon şartlarını keşfetmektir.


BATIDA KARŞILAŞTIRMALI TARİH


Batıda karşılaştırmalı tarih çalışmaları, Alexis de Tocqueville, Karl Marx, Max Weber,  zamanında başlamıştır. Günümüzde Amerika ve Almanya’da Enstitüler kurulmuş, çok ciddi çalışmalar ve eserler ortaya konulmuştur. Avrupa’da toplumların karşılaştırmalı tarihi, 18. Yüzyıl Aydınlanma çağında, aydınlar arasında Montesquieu, Voltaire,  Adam  Smith  ve  diğerleri  tarafından  önemli  bir  uzmanlık  alanı  olarak  ortaya çıktı.  19.  Yüzyılda sosyologlar ve ekonomistlerden Alexis de Tacqueville, Karl Marx ve Max Weber karşılaştırmalı tarih üzeride durdular. 20. Yüzyılın ilk yarısında böyle bir okuyucu  kitle,  Oswald  Spengler,  Pitirim  Sorakin  ve  Arnold  d. Toynbee’nin karşılaştırmalı tarihini izledi. Özellikle 19. ve 20. yüzyılda  Marc Bloch ‘’ Tarihin Savunucusu yada Tarihçilik Mesleği’’ ve Feodal Toplum’’ ‘’ Fransız Kırsal Tarihi’’adlı  eseriyle karşılaştırmalı tarih anlayışını geliştirmiştir. Ayrıca Marc  Bloch 1929 yılında Lucien Febvre ile birlikte Anneles dergisini kurmuş, hem kendi tarihçiliklerini anlatmışlar, hem de genç tarihçilere karşılaştırmalı tarihi tanıtmışlardır. 2Bloch  ve  Febvre den sonrada Karşılaştırmalı Tarih metodunu aynı ekolden Febvre’nin öğrencisi Fernand Braudel ‘’ Akdeniz Dünyası’’ eseriyle devam ettirmiştir. Ancak 1950’ den itibaren karşılaştırmalı tarih çalışmaları biraz zayıflamıştır. Bu gün ise bazı tarihçiler bu konuda araştırmalar yapmaktadır. Bu yaklaşımın son örnekleri: Amerikan tarihçileri Barrington Moore ve Herbert E. Balton; İngiliz tarihçileri Arnold Toynbee ve Geoffrey Barralough; ve Alman tarihçisi Oswald Spengler gibi tarihçilerdir. Max Weber, S.N.Eisenstadt, Seynnov  Martin Lipset,  Charles  Tilly ve Michael Mann gibi bir sosyologlar da bu konuda araştırma yaptılar.


Batıda Karşılaştırmalı Tarih çalışmaları 1960  dan sonra daha da ilerleme kaydederek devam etmiştir. Amerika ve Avrupa Üniversitelerinin birçoğunun Tarih bölümlerinde ‘’ Karşılaştırmalı Tarih’’ adıyla yüksek lisans ve doktora programları açılmıştır.


Kanada New Brunswick, Rutgers School of Art And Sciences Üniversitesi’nde yüksek lisans ve doktora programı bulunmaktadır.


Amerika Georgetown Üniversitesi’nde Küresel ve Uluslar arası Karşılaştırmalı Tarih yüksek lisans programı bulunmaktadır. Bu programın amaçları ise: Dünya çapında, uluslararası ve karşılaştırmalı tarih alanında profesyonel yaklaşımlar için bir tesis kurmaktır. Bir disiplin olarak tarih, siyaset ve devlet, üretim ve iş, çevre ve toplum, kültür ve din, cinsiyet ve aile analiz etme ve bütünleşmeyi amaçlar. Zaman içinde değiştikleri için tarih bu  faktörlerin  etkileşimlerini  anlamayı  araştırır.  Ayrıca  uluslararası  bağlamda  yöresel,  bölgesel  ve milli gelişmeleri araştırır. Böylece bu programın öğrencilere tarihsel bilgi, global ve lokal bakışla kaynaşma, analitik düşünme, devlet hizmeti, gazetecilik, uluslar arası acentecilik, global ticaret gibi alanlarda geniş profesyonel dünya  da  üretime  katılmak  ve  onları  hazırlamak  için  yabancı  dille  yazma  ve  iletişim  becerileri kazanabileceklerdir.


Macaristan Budapeşte CEU Orta Avrupa Üniversitesi Tarih Bölümü’nde doktora programı bulunmaktadır. Ayrıca Ekim 2006’da Orta Avrupa Üniversitesi Tarih Bölümü Karşılaştırmalı Tarih Projesi adlı önemli bir program başlatıldı. 6Projenin  amacını  ise  şöyle  açıklamaktadırlar:  Karşılaştırmalı  Tarih  araştırmalarına  olan  ihtiyaç hakkında çok fazla konuşmamıza rağmen, tarihi çalışmalar büyük ölçüde milli (genellikle yerel, milliyetçi, devlet kontrolünde) girişim olarak kaldı. Bir çok tarihi ekol ve önde gelen tarihçiler, Karşılaştırmalı Tarih’in gelişimini savunmalarına rağmen, bu alan hala başlangıç aşamasındadır. Teorik ve metodolojik olarak Karşılaştırmalı Tarih, Karşılaştırmalı  Edebiyat,  Karşılaştırmalı  Siyaset,  Karşılaştırmalı  Sosyoloji  ve  benzeri  diğer  disiplinlerdeki karşılaştırmalı çalışmaların gerisinde kalmıştır.


Amerika Boston Brandeis Üniversitesi Tarih Bölümünde Karşılaştırmalı Tarih doktora programı bulunmaktadır. 7Bu Üniversite Karşılaştırmalı Tarih Programı’nın üç ana hedefinin olduğunu belirtilir:


1- Öğrencileri tek bir ülkeyi derinlemesine çalışmak değil, aynı zamanda geniş bir şekilde uluslar arası bağlamda, konuklarına göre düzenlenmiş bir şekilde analiz ederek çalışma yapmaları hususunda eğitmek.  


2- Akademik ortamda, öğrencilerine yarış yaptırmak. Bu belirli bir bölgeye veya ülkede uzmanlaşma, (Dünya tarihini  de  içine  alan  )  derslerin  düzenini  ve  etkili  öğretme  becerilerini  öğretme  kabiliyetleri  anlamına gelmektedir. 


3- Genel araştırma ve yazma becerilerini geliştirmeyi amaçlar. Çoğu öğrenciler akademik kariyer yapma peşine düşerken, bazıları da kendilerinin eğitimleri ve iletişim becerileri-yani iş bulma peşine düşerler. Bu hedeflerine ulaşmak için Karşılaştırmalı Tarih’teki doktora programı lisansüstü dersler içerir ve bir sınıfta öğretim rehberlik öğretmenlik becerilerinin becerilerini geliştirmek için güçlü bir etki bırakır.


Amerika  Virjinya’da  bir  kamu  araştırma  üniversitesi  olan The  College, William &  Mary  Üniversitesinde Karşılaştırmalı ve Uluslararası Tarih yüksek lisans programı bulunmaktadır. 


Belçika’nın en önemli üniversitelerinden birisi olan Antwerp Üniversitesi’nde  Karşılaştırmalı Tarih Koordinasyon Komitesi kurulmuştur. Bu komite amaçlarını şöyle açıklamaktadır: 


Karşılaştırmalı  Tarihin  birinci  amacı:  Sadece  belirli  bir  millet,  halk  veya  dille  sınırlayan  bir  tarih  yazımı, uluslararası bir bakışla, karşılaştırmalı, düzenli, eşgüdümlü olarak tamamlanmalıdır.


İkincisi : Bireysel bilim adamlarının böyle kapsamlı bir tarih yazmaları neredeyse mümkün değildir. Buda farklı milletlerle işbirliği ile bir çalışma gurubu kurarak kapsamlı bir tarih yazmayı gerektiriyor.


Amerika Kalifornia Üniversitesi(UCLA)  ise Toplumsal Teori ve Karşılaştırmalı Tarih Merkezi açmıştır. Londra Üniversitesini oluşturan ilk kolejlerden birisi olan ‘’King's College London’’ da Karşolaştırmalı Tarih yüksek lisans programını Georgetown Üniversitesi ile ortak program olarak uygulamaktadır. Amerika Arizona Üniversitesi Karşılaştırmalı Dünya Tarihi yüksek lisans programı açmıştır.


İSLAM DÜNYASINDA VE TÜRKİYE’DE KARŞILAŞTIRMALI TARİH


Tarihte  İslam  dünyasında  Karşılaştırmalı  Tarih’in  yöntemi  hususunda  bir  çalışma  olmayabilir fakat  birçok tarihçimiz uygulamasını yapmıştır. İbn. Haldun Mukaddimesinde, İslam ülkeleri ve milletlerini, Doğu İslam Dünyası ile Batı İslam Dünyasını, İlimler arasındaki ilişkileri, Eğitim öğretim ve öğretmenlik mesleğini, daha sonra da yerli ve göçebe toplumları karşılaştırmıştır.


İslam dünyasında geliştirilmiş olan İlmu’l- Hilaf, değişik hukuk sistemlerini birbiriyle karşılaştırma işlevine yönelik olarak gelişmiştir. Bu bilimin en tanınmış temsilcilerinden biride Debusîdir.(978-1039) Farabi ve Beyrunî Hint kültürünü incelemişler ve buradaki değişik görüşleri karşılaştırmalı bir değerlendirmeye tabi tutmuşlardır. İbn.Esir ise Doğu ve Batı Tarihçileri ve tarih yazımını karşılaştırmıştır. Biruni, Hint Kültürünü karşılaştırmalı incelemiştir.


İbn.Miskeveyh ve Reşidü’d-din de karşılaştırma metodunu kullanmış. Katip Çelebi, Hristiyanlık ile İslam dünyasındaki  felsefi  ilimleri pozitif  ilimleri genel  olarak  kurumlarını  ve  bilim  kurumlarını karşılaştırmıştır. Cevdet Paşa, Osmanlı ile Avrupa’yı orduları bakımından karşılaştırmış, tıp alanında askeri alanda karşılaştırma yapmıştır.


Ahmet Refik farklı konuları aynı başlıkta vererek karşılaştırma yapmıştır. Akdes  Nimet  Kurat  da  eserlerinde Karşılaştırmalı  Tarihten  istifade  etmiştir. Fuat  Köprülü  Osmanlı  müesseseleri    ile  Bizans  müesseselerini karşılaştırmıştır Ömer Lütfi Barkan’ın ‘’ Tarihi Demografi Araştırmaları ve Osmanlı Tarihi’’, adlı makalesi, Demografi karşılaştırması ile ilgili   çok önemli  çalışmalardan birisidir. 


Günümüz  tarihçilerinden Halil İnalcık’ın çeşitli eserlerinde karşılaştırmalı tarih uygulamalarını görebiliriz: İnalcık, ‘’Osmanlı İmparatorluğu Toplum ve Ekonomi’’ adlı eserinde ‘’İslam Arazi ve Vergi Sisteminin Teşekkülü, Osmanlı Devrindeki Şekillerle Mukayesesi’’,  ‘’ Osmanlı Pamuklu Pazarı, Hindistan ve İngiltere Pazar Rekabetinde Emek Maliyetinin Rolü’’‘’ Osmanlılarda Batıdan Kültür Aktarması Üzerine’’ adlı makaleleri ile mükemmel bir karşılaştırmalı tarih uygulaması yapmıştır. İnalcık başka bir eserinde Bizans sınır savaşçısı akritai ile Müslüman gazileri karşılaştırmıştır. Diğer bir eserinde ise  Kutadgu Bilig’de esere hakim olan Hint-İran ahlak ve siyaset görüşleri ile öz Türk geleneklerini ayırt etmeğe çalışmıştır. 

Yine günümüz tarihçilerinden İlber Ortaylı’nın eserlerinde ise karşılaştırmalı tarihin en güzel uygulamalarını görmekteyiz. Ortaylı eserinde şöyle diyor:  "Osmanlı toplumunda olmayan unsur kadınla erkeğin beraberliğidir... Hiçbir zaman 16. - 17. yüzyıllarda İstanbul kadınının, Batı'daki kadınlardan daha çok baskı altında olduğu, kafes arkasında kaldığı kanısında da değiliz ama bu toplumda kadınla erkeğin beraberliği yoktu... Ayrı törenler, ayrı eğlenceler düzenliyorlardı." Ve kaç - göçün coğrafyası: "Bu durum aşağı yukarı Akdeniz coğrafyasındaki kültürel kuşağı kapsıyor. Müslümanı, Hıristiyanı ve Yahudisiyle hep bu kuşağın adamları... Doğulu Müslümanla Doğulu Katolik toplumu insanı arasında hiç fark yok. Mesela Katolik Floransa'da cariyelik diye bir müessese vardır ve senyörlerin cariyelerden çocukları olmaktadır. Tıpkı bizdeki gibi Bizans'ta da vardı bu müessese. Hatta Bizans'ta Harem ağası da vardı…


"Osmanlı aile yaşamında farklılıklar dini olmaktan çok bölgeseldir, hatta etnik olmaktan çok coğrafidir. Bosnalı Müslüman bir ailede kadının konumu, zevc ve zevce ilişkileri, Musullu bir Keldani (Hıristiyan) aileden daha serbest ve eşitlikçi bir görünüme sahiptir. Bir Hollandalı aile ile Osmanlı Ermeni ailesi arasındaki fark, Ermeni ile Osmanlı Türk arasındaki yakınlığa göre daha büyüktür..."


Ve tarihte sosyolojik faktörler: "Bazı gayrimüslimler özellikle Anadolu kentlerinde mirasın taksimi için şer'i mahkemeye başvurmaktadırlar. Demek ki, sosyal ekonomik şartlar geleneksel toplum yapısı  dahilinde  İslam miras taksimini herkes için makul kılmaktadır..."


‘’Bizim başlığımız olan, ‘'Osmanlı ailesi'’çok geniş içerikli bir kavramdır. Tuna kıyısında yahut Rodoplar'da yaşayan Hıristiyan Bulgar aile gibi, Bulgar dilini sakladığı halde Türklerin dinini kabul eden ama örneğin teaddüd-ü zevcat'ın (polygyny) kapıdan girmediği 'Pomak' aile de Osmanlıdır. Hicaz'ın Arabları, Lübnan'nın Marunî veya Melkit Hırıstiyanları, Anadolu'nun Sünni şehirli, Alevi köylü Türkleri; Türkmen obası, Kürt aşiretindeki aile, Adalı ve Egeli Rumlar, üç dine mensup Arnavut dağlılar, Bosna'nın Müslümanları, yedi iklim dört bucaktaki Yahudi ailelerin hepsi Osmanlı ailesidir. Ayrı hukuk sistemlerine tâbi olsalar da yaşamlarındaki 'Osmanlı ailesi' niteliği, sadece Osmanlı siyasî hâkimiyeti dolayısıyla değil, uzun bir tarihin yoğurduğu kültürel coğrafyayı paylaşmak dolayısıyla vardır. Kültürlerinde ayırımlardan çok müşterek yönler hâkimdir. Yunanlının 'nomos'u Arabın dilindeki 'namus, nevamis' kadar, bütün hatlarıyla pederşahî düzen; kentlerde bile aile-sülale silsilesine yönelik fizik dokulanma, Balkanlar ve Ortadoğu'da her yerde görülür. Osmanlı aile yaşamında farklılıklar dinî olmaktan çok bölgeseldir, hattâ etnik olmaktan çok coğrafîdir’


Yine İlber Ortaylı bir başka eserinde karşılaştırmalı tarihin mükemmel bir uygulamasını daha yapmıştır. Eser baştan sona mükemmel bir şekilde Sasaniler, Bizans, İslam devleti, Büyük Selçuklu, Anadolu Selçuklu, Osmanlı İmparatorluğu’nu; Yönetim, Eyalet idaresi, Toprak sistemleri, Hukuk, Yargı sistemleri açısından karşılaştırmıştır. 


Bugün Türkiye'de zaman zaman derslerimizde, panel, sempozyum gibi etkinliklerde, bilimsel yayınlarda karşılaştırma yapılmaktadır. Fakat belki de çok gerekli olduğu için yapılmaktadır. Karşılaştırmalı Tarih dersi olduğu zaman, olayların, sosyal hayatın, felsefe tarihinin daha iyi anlaşılacağı kanaatindeyiz. Ayrıca anlaşılmayan konuların, anlaşılmasına ve çözümlenmesine de büyük ölçüde katkıda bulunacaktır.


Karşılaştırmalı Tarih dersinin fiili olarak müfredatta olmaması tarih bölümü hocaları karşılaştırma yapmıyor anlamına tabi ki gelmez. Karşılaştırmalı Tarih dersi veya Karşılaştırmalı tarih programı olduğu zaman, meseleyi daha  da  enine  boyuna  araştırmamıza  vesile  olacaktır.  O  zaman  Karahanlı,  Selçuklu,  Osmanlı  daha  iyi anlaşılacaktır.


Ülkemizde Karşılaştırmalı Eğitim, Karşılaştırmalı Sosyoloji, Karşılaştırmalı Edebiyat, Karşılaştırmalı Hukuk, Karşılaştırmalı Felsefe gibi disiplinlerde azda olsa makale, kitap ve sempozyum çalışmaları vardır. Bu disiplinler karşılaştırmalı  tarihe  göre  daha  da  gelişmiştir.  Ayrıca  bütün  bu  disiplinleri karşılaştırmalı  tarih  içerisinde inceleyebiliriz. Çünkü bu bilimlerin hepsinin tarihi gelişimi vardır. 


Bununla birlikte bu gün Türkiye’de  karşılaştırmalı tarih alanındaki çalışmaların sayısı iki elin parmakları kadar denebilir. Kavram ve metot bakımından müstakil bir kitap olmamakla birlikte, bu konuda bildiğimiz kadarıyla yazılmış ilk makale Nedim Yalansız’ın daha sonra da Serkan Gül’ün makalesidir;  uygulama alanında ise birkaç makale vardır.


Türkiye’deki üniversitelerde  lisans düzeyinde, Sakarya Üniversitesi’nde Mukayeseli Siyasi Tarih dersi ile, Gazi Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde seçmeli ders olarak ‘Karşılaştırmalı Tarih Çalışmaları’ dersi vardır. Bülent Ecevit Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde ise ‘Karşılaştırmalı Dünya Tarihi’ dersi vardır. Bildiğimiz  kadarıyla  bu  üniversitelerin  dışında  başka  bir  üniversitede  lisans  düzeyinde Karşılaştırmalı Tarih dersi yoktur. Bahçe Şehir Üniversitesinde ‘Avrupa-Osmanlı Karşılaştırmalı Tarihi’ adlı yüksek lisans dersi, Koç Üniversitesinde Karşılaştırmalı Tarih ve Toplum Yüksek Lisans ve Dokuz Eylül Üniversitesinde Karşılaştırmalı Tarih Doktora programları açıldığını biliyoruz. 


TEKLİF VE ÖNGÖRÜLER


Kanaatimize göre evvela bütün tarih bölümlerine karşılaştırmalı tarih dersi konulmalıdır.  Tabi ki yüksek lisans ve doktora programlarına da karşılaştırmalı tarih dersi konulmalıdır ve ayrıca karşılaştırmalı tarih yüksek lisans ve doktora programları da açılabilir. Hatta lisans ve yüksek lisansta önce ‘Karşılaştırmalı Tarihe Giriş’ veya ’Karşılaştırmalı Tarih Metodu’  adı altında bir ders konulmalı, daha sonra çeşitli adlar altında Karşılaştırmalı Tarih  dersleri  konulabilir.  Dersleri  iki  aşamalı  olarak  düşünebiliriz:  a)  Karşılaştırmalı  Tarih  Yöntemi. b) Karşılaştırmalı Tarih( Karşılaştırmalı Dünya Tarihi, Avrupa- Osmanlı Karşılaştırmalı Tarihi gibi.)


Yöntem olarak, ‘’ Tarih ve Tarihçi- Annales  Okulu İzinde’’ adlı kitapta yer alan Marc Bloch’un “Avrupa Toplumlarının Karşılaştırmalı Tarihi İçin” adlı makalesinden Cyril Edwin  Black’in ‘’ Çağdaşlaşmanın İtici Güçleri’’ adlı çalışmasından Peter  Burke’ nin ‘’Tarih ve Toplumsal Kuram’’ adlı eserinden istifade edebiliriz. Karşılaştırmalı Tarih’in yöntemi hususunda bu eserlerde yeterli bilgiler vardır.


Ayrıca Karşılaştırmalı Tarih’te yöntem olarak dikey ve yatay olmak üzere iki yaklaşım da kullanılabilir: Yatay yaklaşımda sistemlerin ayrı  ayrı  ve birlikte tüm öğeleri incelenir. Dikey yaklaşımda ise, tarihsel analiz yöntemi kullanılır. Ayrıca  tanımlayıcı  (description)  yaklaşım  ve  açıklayıcı  (explanatory)  yaklaşım  şeklinde  analiz yönetimini açıklayabiliriz. Tanımlayıcı yaklaşım, dokümanların toplanması, gözlem ve benzerlik ile farklılıkların tanımlanarak,  gerçeklerin  karşılaştırılmasıdır.  Açıklayıcı  yaklaşım  ise,  karşılaştırmalı  olayların  nedenlerinin araştırılması ve mümkünse gelecekteki ilerlemeler için bir takım ön çalışmaların yapılmasıdır. 


Yukarıda zikrettiğimiz tarihçiler tabii olarak kendi  tarihlerindeki  karşılaştırmaları yapmışlardır. Bizde öncelikle kendi tarihimizdeki karşılaştırmaları, sonra diğer milletlerle bizim tarihimizi ve daha sonra başka milletlerin tarihini karşılaştırabiliriz. Uygulama ve içerik olarak ise, mutlaka çok değişik açıdan konuya bakılabilir, ama taslak olarak bile olsa aşağıdaki gibi düşünülebiliriz:


A- Türk Devletleri Tarihinin Karşılaştırılması 

1- Hun- Göktürk- Uygur 

2- Karahanlı- Uygur 

3- Karahanlı- Gazneli 

4- Karahanlı- Selçuklu 

5- Selçuklu- Gazneli 

6- Selçuklu-Karahanlı 

7- Selçuklu- Osmanlı  

8- Osmanlı- Türkiye



B- Günümüzdeki Türk Devletleri Tarihinin Karşılaştırılması 

1- Türkiye- Kazakistan

2-Türkiye-Türkmenistan 

3-Türkiye- Azerbaycan 

4-Türkiye- Kırgızistan 

5-Kazakistan- Türkmenistan 

6-Kazakistan-Azerbaycan 

7-Kazakistan-Kırgızistan 

8-Azerbaycan-Kırgızistan 

9-Azerbaycan-Türkmenistan


C- Türk Devletleri- Batı Devletleri Tarihinin Karşılaştırılması 

1-  Osmanlı-Amerika 

2- Osmanlı -Almanya 

3-  Osmanlı- İngiltere 

4-  Osmanlı -Fransa 

5- Osmanlı -İtalya 

6- Osmanlı –Yunanistan 

7- Osmanlı- Bulgaristan


D-Doğu Toplumları Tarihinin Karşılaştırılması 

1- Çin- Hun, Göktürk, Uygur 

2- Çin-Moğol 

3- Moğol- Hun, Göktürk, Uygur 

4- Çin- Hindistan 

5- Türkler- Hindistan 

6- Çin-Japon 

7- Türk-Arap 

8- Türk – İran

9- İran- Arap


E-Batı Toplumları Tarihinin Karşılaştırılması 

1- Amerika- İngiltere 

2- Amerika- Almanya  

3-Amerika- Fransa 

4-Almanya- İngiltere 

5-Fransa- İngiltere

6-Fransa- İtalya 

7-Fransa- Almanya


F-Doğu ve Batı Toplumlarının Tarihini Karşılaştırma 

1- Amerika – Arabistan 

2- Amerika – Türkiye 

3- Amerika- İran 

4- Amerika- Hint 

5- Amerika- Çin 

6- Amerika- Japon 

7- Almanya- Arap 

8- Almanya – İran 

9- Almanya- Çin 

10- Almanya- Japon 

11- Almanya – Hint 

12- İngiltere- Arap 

13- İngiltere – İran 

14- İngiltere- Çin 

15- İngiltere – Japon 

16- İngiltere- Hint 

17- Fransa- Arap 

18- Fransa- İran 

19- Fransa – Çin  

20- Fransa- Japon 

21- Fransa- Hint 

22-  Osmanlı- Bizans 

23- Osmanlı-Almanya 

24- Osmanlı- Fransa 

25- Osmanlı-İngiltere 

26- Osmanlı-İtalya


Karşılaştırma Konuları: 

1- Milletlerin Örf ve Adetlerini Karşılaştırma 

2- Devlet Teşkilatlarını Karşılaştırma 

3- Ekonomilerini Karşılaştırma

4- Devrimlerini Karşılaştırma 

5- Milliyetçiliklerini Karşılaştırma 

6- Sosyal Yapılarını Karşılaştırma

7- Kültürlerini Karşılaştırma 

9- Siyasal sistemler

10- Sosyal ve Kültürel Tarihler


Milletler ve Coğrafi Alanlarına Göre Karşılaştırma:

A- Milletlere Göre Karşılaştırma 

1- Türk Tarihinin Çeşitli Dönemlerinin Karşılaştırılması 

2-Avrupa Tarihinin Çeşitli Dönemlerinin Karşılaştırılması 

3-Uzak Tarihin Çeşitli Dönemlerini Karşılaştırma 

4-İslam Tarihinin Çeşitli Dönemlerini Karşılaştırma


B- Alanlara Göre Karşılaştırma 

1-Medeniyet Tarihi ve Kurumları Karşılaştırma 

2-Siyasi Tarihi Karşılaştırma 

3-Sosyal Tarihi Karşılaştırma 

4-Felsefe Tarihi Karşılaştırma 

5- Hukuk Tarihi Karşılaştırma 

6-Dinler Tarihi Karşılaştırma


Toplumlara Göre Karşılaştırma 

1-Aynı  toplum  ve  devletin  tarihinin çeşitli dönemlerinin karşılaştırılması. 

2- Aynı toplum ayrı devletlerin değişik konularının karşılaştırılması. 

3- İki veya üç ayrı millet ve devletin çeşitli yönlerinin karşılaştırılması.


Tarihçilere Göre Karşılaştırma 

1-Türk tarihçilerin olaylara bakış tarzı. 

2-Batılı tarihçilerin  olaylara bakış tarzı. 

3-Türk ve Batılı  tarihçilerin olaylara bakış tarzı.


Herhalde  ekonomik  ve  sosyal  problemlere  önem  veren  bir  tarihçilik  için,  devletlerin  savaşlarından ve anlaşmalarından ziyade, devletlerin ülkelerin ve milletlerin ekonomik, sosyal ve siyasi problemlerini mukayese etmek ve çözümler aramak, birbirlerinden hangi oranda etkilenip etkilenmediklerini araştırmak, etkilenmişlerse nasıl, etkilenmemişlerse niçin gibi konular üzerinde durmak ve düşünmek daha faydalı olur kanısındayız. Çünkü sosyal  ve  ekonomik  buhranlar, teknik ilerlemeler çoğunlukla mahalli olmayıp, genel hadiselerdir. Bunların yanında siyasi, askeri gelişmeler de de aynı şeyler söz konusudur. Ayrıca, devletlerin ve milletlerin, siyasi, askeri kurumlarının  da  mukayese  edilmeleri  mümkündür.  Az  veya  çok  birbirlerinden  etkilenmişlerdir.  Mesela, Çinlilerin, Hun askeri gibi atlara binmeye ve giysi, savaş silahları kullanmaya başlamaları gibi veya Osmanlının Avrupa’dan top döken ustalar ve subaylar getirmesi gibi.


Mukayeseli bilim herhalde bütün bilimler açısından çok önemlidir. Böylece bilimler kendi içlerinde oto kontrol yapmış olacaklar ve kendilerini sorgulayacaklardır. Mesela mukayeseli hukuk çalışmaları ile bir milletin hukuku ile başka bir milletin hukuku karşılaştırılıp, eksikler, hatalar, fazlalıklar  ortaya  konabilir.  Mukayeseli  Dinler Tarihinde de keza dinlerin ortak yönleri, farklı yönleri incelenebilir.


Pratik olarak Karşılaştırmalı Tarih dersinin uygulaması nasıl olacak diye düşünebiliriz. Yukarıda bahsettiğimiz gibi, Türk tarihinde, Osmanlıdaki herhangi önemli bir olay ile yine Osmanlıdaki bir olayın karşılaştırılması; Osmanlıdaki önemli bir olayla Selçukludaki bir olayın karşılaştırılması veya Osmanlıdaki bir olayla Bizansda ki bir olayın karşılaştırılması gibi. Tabi ki bütün bu karşılaştırılmalar yapılabilir ve hepsinin de çok büyük faydaları ve sebep-sonuç açısından da önemli neticeleri olacaktır ve ayrıca değişik yorumlara da vesile olacağı kesindir. Belki de bu vesile ile tarihte bugün bile henüz sebebi çözülemeyen, neticesi yorumlanamayan birçok siyasi, sosyal, iktisadi hadiseler gün yüzüne çıkacak ve savaşların anlaşılması ve yorumlanması daha kolay olacaktır. Mesela, Ortaçağ Avrupa Tarihi anlatırken, İslam’ın doğuşu, Ermeniler, Abbasiler karşılaştırmalı olarak anlatabilir. Büyük Selçuklu anlatılırken Anadolu Selçuklu karşılaştırmalı anlatılabilir. Anadolu Selçuklu karşılaştırmalı anlatılabilir. Anadolu Selçuklu anlatılırken Büyük Selçuklu anlatılmamaktadır. Dolayısıyla karşılıklı mukayese imkanı da olmamaktadır. Veya başka bir örnek Anadolu Selçuklu anlatılırken Osmanlı anlatılmıyor. Belki Osmanlı’nın kuruluşu anlatılırken Anadolu Selçuklunun yıkılışından çok az bahsediliyor. Anadolu Selçuklunun son elli yılını anlamadan Osmanlı’nın kuruluşunu anlamak çok zordur. Bu da ancak karşılaştırmayla anlaşılır. ‘Osmanlı’da Bunlar Olurken” başlığı altında verilen karşılaştırmalı tarih anlatımıyla, tarih dersinin can sıkıcılığının vahameti ve geleneksel kuru anlatımı ortadan kalkacaktır.


Yine Siyasi tarih anlatırken, ekonomik ve sosyal tarih anlatılmamaktadır. Dolayısıyla siyasi tarihte hakkıyla anlatılamamaktadır veya anlaşılamamaktadır.


Selçuklu ve Osmanlı kültür ve medeniyet tarihleri anlatılırken, Doğu devletleri ve Batı devletleri ile mukayese yapılmadığı için konular yerli yerine oturmamaktadır. Kurumlar, yapılar başka devletlerden etkilenmiş midir? Etkilenmemiş midir? Bu konular üzerin de durulmuyor. Anadolu Selçuklu Tarihi anlatılırken, hem siyasi, hem kültür ve medeniyet açısından Büyük Selçuklu ve Osmanlıyla karşılaştırma yapılabilir. Hatta Çin, Hindistan, Arap tarihleri ile mukayese yapılabilir.


Mesela Tanzimat Fermanı ve Islahat Fermanı sürecinde doğuda ve batıdaki durum ne idi? İslam dünyasında Avrupa’da ne gibi yapılar vardı? Osmanlı onlara etki etti mi? Etmedi mi? Fransız ihtilali, Bolşevik ihtilali dünyayı nasıl, ne şekilde etkiledi?


İsyanlar çok önemlidir. İsyanların karşılaştırılması da önemlidir. Osmanlı da Celali isyanları sırasında, başka devletlerde bunun benzer isyanlar var mı? Bu isyanlar birbirinden etkilenmiş midir? Şah Kulu, Baba Tekeli isyanı gibi dışarıdan destekli, o dönemde veya sonra dünyada başka benzeri isyan var mıydı?


Bu şekilde mukayeselerle öğrencilerimiz ezberden kurtulacak ve muhakeme ile daha kalıcı bir bilgiye sahip olacaktır. Bunu iki şekilde yapabiliriz birincisi: Tarihteki devletlerin birbiriyle karşılaştırılması; ikincisi tarihteki devletlerin günümüzdeki devletlerle karşılaştırılmasıdır.


Mesela, Ortaçağ Avrupa Tarihi ve Yeniçağ Avrupa Tarihi derslerimiz var. Türk devletlerinden Selçuklu ve Osmanlı  Tarihi  derslerimiz  var. Bütün  bu  dersler  ayrı  ayrı ele  alınmaktadır.  Yani  şunu demek istiyoruz. Selçuklular anlatılırken Ortaçağ Avrupa tarihi ile karşılaştırma yapılmalı; Osmanlı Tarihi anlatılırken, Yeniçağ Avrupa Tarihi ile karşılaştırma yapılmalıdır. Ayrıca Selçuklu Tarihi  Karahanlı,  Gazneli  ve Osmanlı Tarihi ile karşılaştırma yapılmalıdır.


Mevcut sistemde içerisinde Karahanlı, Gazneli anlatılır, sonra Selçuklu Devleti’ne geçilir. Dolayısıyla bu iki Türk devleti  birbiriyle mukayese  yapılmadığı için,  belki  de  çok  önemli  benzerlikler,  farklar, eksiklikler gözden kaçmaktadır.



SONUÇ 

Türkler çok geniş ve değişik coğrafyalarda devlet kurmuşlardır. Bu coğrafyadaki milletlerden etkilenmişler midir? Etkilenmemişler midir? Etkilenmişse hangi konularda olmuştur, bunların araştırılması gerekir. Türk kültürü  ile  diğer  kültürlerin  karşılaştırması,  içinde  bulunduğumuz  medeniyet  ile  başka  medeniyetler karşılaştırılmalı,  farklılıklar  ve  benzerlikler,  birbirinden  etkileşimleri  ortaya  çıkarılmalıdır.  Bugün  Türki Cumhuriyetler ve Türkiye Cumhuriyetinin karşılaştırmaları çok büyük önem arz etmektedir.


Tabiî ki karşılaştırmalı tarih yapmak çok da kolay değildir. Bunun zorlukları da vardır. Karşılaştırmalı tarih çalışmak  dil  ihtiyacı,  kültürel  uzmanlık,  geniş  bilgi,  kaynaklara  ulaşma,  ikinci  derecede  literatür,  çeşitli genişlikteki tarihi günlükler ve tarihi kanunlardan dolayı çok zordur. Karşılaştırmalı Tarih çalışması yapan kişilerin, bazı ülkelere karşı duydukları yakınlık ya da karşıtlık objektif bir çalışma yapmalarını engelleyebilir. Karşılaştırmada ikiden fazla ülkeyi ele almak oldukça güç olabilir. Karşılaştırma yapılacak konu ve olayların çok iyi araştırılması gerekir. Güvenilir ve inanılır veri ve istatistik bilgiler toplanmalıdır. Karşılaştırma yapılan iki şeyin veya ülkenin dilini iyi bilmek ve tarihi kaynaklarına ulaşabilme çok önemlidir.


Bugün çok pratik olarak neler yapılabilir: Üniversitelerin tarih bölümlerinde lisans seviyesinde, yüksek lisans ve doktora programlarına Karşılaştırmalı Tarih dersi konulmalı, Tarih bölümlerinde ayrıca karşılaştırmalı yüksek lisans ve doktora programları açılmalı. Nihai olarak Karşılaştırmalı Tarih Araştırmaları Enstitüsü kurulmalıdır.


Tarih sosyal bilimlerin bir dalı  olduğuna göre, karşılaştırmalı çalışmalarla bu bilimi daha iyiye götürebiliriz,  yeni bakış açıları getirebiliriz ve yeni bilgiler edinebiliriz. Karşılaştırmalı tarih araştırmaları ve zihniyeti gelişmeyince, tarihimizin uzak ya da yakın bir dönemini ya da kurumunu, iyi veya kötü, biricik veya emsalsiz zannederiz. Ancak karşılaştırmalı tarih sayesinde gerçeklere ulaşır ve doğru olanı buluruz.



Yorumlar